Altın fiyatlarındaki hızlı yükselişin ardından gelen durgunluk süreci yerini belirsizliğe bırakırken yatırımcı da bu noktada nasıl hareket edeceğini kestiremiyor. Phillip Portfoy Araştırma Başkanı Ali Akova altın başta olmak üzere gümüş ve bakır fiyatlarını yorumladı, yatırımcılara yol haritası çizdi
ALTINDA YATAY SÜRECİN MAKUL OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM
Yani 3500 bizim hedefimizdi, oraya çok hızlı bir şekilde geldik. Yani daha sonra ben bir süre, eğer jeopolitik riskler artmayacaksa veya piyasadaki yine güvenli liman arayışı artmayacaksa, 3200-3500 arasında yatay bir sürecin gayet makul olduğunu düşünüyorum. Altın birkaç ay burada dinlenebilir. Gerçekten çok kısa sürede çok ciddi bir yükseliş yapmış oldu. Yine jeopolitik riskler yükselirse veya piyasadaki riskler yükselirse, tahvil tarafının da riskli olarak değerlendirilmeye başlaması nedeniyle hem bugün Japonya tahvillerindeki satışı görmüşsünüzdür, hem ABD tarafında volatilite yüksek. Not indirimi ile birlikte yani 4,5’un üstüne kalıcılık sağlaması pek o taraftaki ilgiyi alakayı azaltıyor.
GÜMÜŞTE OLUMLU GÖRÜŞÜMÜZÜ KORUYORUZ
Gümüş için yani 33-35 dirençleri takip edilmeli bence. Olumlu görüşümüzü koruyoruz. O tarafta büyüme beklentilerinin hafif destekleniyor olması, o taraftaki fiyat artışlarını da bence destekler. Geçen haftalarda konuştuğumuz gibi yani oradaki momentum hâlâ gelmedi. Altında gelen momentum, orada ciddi bir potansiyel var. Gelecek mi gelmeyecek mi tabii ki kestirmek güç ama 35 üzerinde gerçekten enteresan fiyatlamalar başlayabilir.
BAKIR FİYATLARI NE OLACAK?
Bakır bizim en sevdiğimiz emtialardan bir tanesi. Ekonominin de en sevdiği bakır. Yani gerçekten üretim dediğimiz zaman iş burada ama bir yandan global stok dengelerinin ve üretim dengelerinin oldukça değiştiği bir dönemden geçiyoruz. Herkes kendi tedarik zincirini yeniden oluşturmaya çalışıyor. Mesela ABD’nin en büyük bakır üreticisi Freeport McMoRan. Eee yani bu kadar işte gümrük vergileri konuşulurken mesela şirketin buradan çok avantajlı çıkmasını beklersiniz. ABD’de bir sürü bakır madeni var ama enteresan bir şey; ağırlıklı üretiminin %30’unu, hasılatının Endonezya’dan getiriyor ve Endonezya’ya da çok yüksek bir karşılıklı vergi açıklamıştı Trump.
BAKIR ENERJİDE ÖN PLANA ÇIKIYOR
şimdi böyle enteresan bir şekilde supply yeniden oluşturuluyor. Dolayısıyla bakır fiyatlarında da Amerika ile Londra arasında ciddi farkların oluştuğunu gördük. Son 6 ay içerisinde %10-%15’e varan makaslar oluştu gerçekten. Bu nedenle talep ortamı güzel, özellikle 2027-2030’a kadar baktığımızda, yani global üretimlerin geleceği nokta, dünyanın gitgide daha fazla elektronik sistem kullanıyor olması, enerji ihtiyacının artıyor olması ve enerjinin dağıtımında da aslında bakırın birincil enstrüman olarak ön plana çıkıyor olması, bu tarafta ciddi bir talep ortamı oluşturacak gibi.
Ki ABD içerisinde de yine, şimdi yapay zeka veri merkezleri kuruluyor. Bunun için elektrik üretmek zorundasınız ama bu elektriği aynı zamanda taşımak da zorundasınız. Yani sadece üretmek mesele değil, burada da bakır talebini destekleyecek bir yapı oluşması oldukça makul gözüküyor. Dolayısıyla ben açıkçası 440’lı fiyatların eğer oralara kadar geri çekilirse 440 ile 420 arasının, önümüzdeki dönemlere dair maliyet yapmak açısından çok uygun olabileceğini düşünüyorum.
Zaten 4-4’e yakın fiyatların hepsi oldukça iyi olur gibi. Yani burada artık baktığımızda 440’lar pivot bölge olarak duruyor diyebiliriz. Yani 440’ların altına sarkmadıkça ben tekrardan 5,5’lara kadar bir yükseliş bekliyorum. Ama şeyi gözden kaçırmamak lazım, yani bakırın yükselişi zaman alıyor. Öyle bugün çok doğru bir anda, çok momentumun tam başladığı yerde almak mümkün elbette ama çoğu zaman işte 420 civarında alıp 4-5 ay boyunca o pozisyonla birlikte vakit geçirip, daha sonra işte birkaç kez de yaptığı için bu hareketi, gerçekten sabrın ödüllendirildiği bir piyasa oldu çoğu zaman.