Özellikle son jeopolitik gelişmeler ve iç piyasadaki hareketliliğin ardından Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, seviye seviye Borsa İstanbul’u analiz etti.
BORSADA KRİTİK SEVİYE 9.400
Özellikle gerilemelerde 9.400 seviyeleri önemli. Bunun aşağısına gelirse, geçtiğimiz günlerde de gördüğümüz gibi 9.000’lere doğru geri çekilme söz konusu olabilir. Tabii ekonomik ve siyasi gelişmeler belirleyici olacağı gibi, borsada esas sıkıntı enflasyon muhasebesi. Dolayısıyla enflasyon muhasebesinden bu sene vazgeçilecek mi, böyle bir beklenti var. Bundan vazgeçilirse o zaman borsanın önü biraz daha açılır diye düşünüyorum.
11.500 SEVİYESİNİ GÖREBİLİRİZ
Burada perakende sektörü, savunma sanayi, son dönemde eğer Suriye’nin yeniden yapılanması söz konusuysa bize yakın olduğu için çimento sektörü, bunlar daha çok benim düşünebildiğim sektörler olarak, telekomünikasyon ve aynı zamanda yazılım da çok önemli. Dolayısıyla 9.700’de kaldığı sürece 10.000’i görebiliriz ama bundan sonraki süreçte tabii yine gelişmelere bağlı olarak, örneğin daha önce 14.000’i görürüz filan diye yorumlar vardı sene sonu itibariyle.
Belki o iyimserlikle beraber 11.500’ü görebiliriz diye düşünüyorum. Ama tabii dediğim gibi burada riski biraz daha sürdürebilmek için daha uzun vadeli düşünmek daha doğru diye düşünüyorum. Şunu da ilave etmek istiyorum; borsadan sonra özellikle altın fiyatının yükselmesini ifade ederken, ben altın fiyatının yükselmesinden sektörüm olarak memnun değilim. Neden memnun değilim? Çünkü sadece tasarruf tarafı çalışıyor.
Tasarruf tarafında da kar marjları oldukça düşük. Yani cumhuriyet altını, gram altınlar bunları binde bir karla alıp satıldığını biliyorum, öyle yapıyoruz. Ama takı sektörü maalesef düğün mevsimine de yaklaşıyoruz ama henüz daha bir kıpırdanma yok. Özel günlerde, Anneler Günü gibi, Sevgililer Günü gibi yeterince tatminkar satışlar söz konusu değil. Bu arada yine mücevher sektörü de bundan olumsuz etkileniyor. Ayrıca kota meselesi nedeniyle ihracatımızda da düşüşler var. Küçük atölyelerin can çekiştiğini, bazılarının kapandığını da ifade etmek isterim. Dolayısıyla biz sadece fiyatın yükselmesini alkışlamıyoruz, bilakis üzülüyoruz ama yapacak bir şey yok, dünya konjonktürü bunu gerektiriyor.